KOZMETİK ENDÜSTRİSİ DAHA YEŞİL BİR GELECEĞE Mİ HAZIRLANIYOR?

DENİZ AKKAYA

Güzellik şirketleri, ekolojik paketleme ve yeniden doldurulabilir ürünler aracılığıyla daha yeşil yolları tercih etmeye başladı.

Sürdürülebilir ve iklim zararsız formülasyonları ve ambalajları olan kozmetik ürünlerinin listesi büyüyor! Şirketler ekolojik ayak izlerine daha fazla önem veriyor ve kendilerini doğanın korunmasına adamış durumda (veya öyleymiş gibi yapıyorlar). Bazı markaların samimi, bazılarının ise “greenwashing’i” nedeniyle eczaneler, süpermarketler ve parfümeriler; geri dönüştürülebilir malzemelerden ve çevre dostu bileşenlerden oluşan ürünlerle dolmaya başladı.

Kozmetik şirketleri, müşterilerinin formülasyonlar ve ambalaj türleri ile ilgili daha fazla şeffaflık taleplerine yanıt veriyor ve plastik atıkları azaltmanın yollarını araştırıyor. Güzellik endüstrisinin gerek paketlemeleri gerek içerikleri nedeniyle çevreye verdiği tahribat, son zamanların en çok konuşulan konularından ve artık endüstrilerin toksikliğini tolere etme lüksümüz yok!

Özellikle güzellik ve kozmetik sektöründe, plastik kaplar ve kapaklar, lavabolarımızdan okyanuslara dökülen mikroplastiklerden veya çözünmüş polimerlerden yapılan peeling granülleri gibi ürünlerin içeriğindeki en küçük parçacıkları da gizliyor.

Birçok kozmetik şirketi, plastik ambalaj sorununa çözümler sunmaya çalışıyor ve malzemeleri iklim zararsız seçeneklerle değiştirerek alternatif ambalajlar üretmenin yollarını araştırıyor. Entegrasyonu basitleştirmek, daha sürdürülebilir paketlemeye geçmek ve tüketiciler için daha fazla şeffaflık yaratmak amacıyla, şirketlere sürdürülebilirlik konusunda danışmanlık yapan L’Oreal ve Quantis tarafından başlatılan SPICE adlı girişim, kozmetik firmalarının, ambalaj malzemelerinin yaratılışından son geri dönüşüme kadar iklim üzerindeki ekolojik etkisini hesaplayabilecekleri bir eko-tasarım aracı yarattı. Araç, farklı ambalaj tasarımlarının ekolojik ayak izini azaltmaya nasıl katkıda bulunduğuna dair çeşitli senaryoları simüle ediyor. Bu araç, örneğin plastik tüpler yerine cam kavanozlar, geri dönüştürülmüş malzemeler veya biyolojik olarak parçalanabilen ambalajlar önererek, markaları daha etik bir yola doğru itmeyi amaçlıyor.

Plastik ambalajı azaltmanın yanı sıra, kullanılmış ürünler için iade modelleri israfı önlemenin başka bir yoludur. Belirli sayıda boş ambalaj iade edilirse yeni bir güzellik ürününü ücretsiz olarak seçebileceğiniz kampanyalar sunan markalara yönelmek her zaman daha iyi bir seçenektir. Buradaki iyi bilinen bir örnek, Back to MAC programıyla böyle bir model sunan kozmetik markası MAC’dir. Bu program dahilinde, herhangi bir boş orijinal ambalajın altısını teslim ederseniz, ücretsiz bir göz farı alabilirsiniz.

Dior, Mugler ve Hourglass gibi diğer büyük markalar, yeniden doldurulabilen ürünlere giderek daha fazla güveniyor. Mugler, parfümleri için yeniden doldurma; Dior ise sadece parfümler için değil, aynı zamanda fondötenler ve kremler için yeniden doldurma seçenekleri sunar. Babor ve Guerlain ise geri dönüştürülmüş ve yeniden kullanılabilir ambalaj malzemelerine güvenen markalardan. Babor, %100 geri dönüştürülebilir ürün ambalajı üretmeyi ve plastik kullanımını azaltmayı hedeflerken Guerlain, parfüm şişelerinin %95’i için geri dönüştürülmüş cam kullanıyor, ancak burada da hedef %100.

Güzellik endüstrisi, 2030 yılına kadar, plastik ambalajlara alternatifler, ekolojik içerikler ve daha fazla dolum seçeneği sunarak iklim zararsız olmayı hedefliyor. Tüketicilerin daha fazla şeffaflık talep ederek doğayı koruma bağlılığı ve kaynak tasarrufu sağlayan materyalleri kullanma çağrısı, şirketleri ekolojik etkilerini yeniden düşünmeye teşvik etmeye ve böylece yenilikçi, sürdürülebilir fikirlerin yaratılmasını teşvik etmeye devam edecek. Amaç, sadece iyi hissetmekle kalmayıp aynı zamanda doğamızı yok etmeyecek ürünler üretip, tüketirken; tek evimize zarar vermemek 🙂


ÖNERİLEN